Avanos’ tan Kızılırmak boyunca batıya doğru yol alırsanız, daha şehri çıkmadan sola doğru kıvrılan bir yokuş görürsünüz, biraz sonra da sağınızda, ilginç yapısı ile heybetli bir peri bacası ile karşılaşırsınız, bu ilginç peri bacası “Hasan Kalesi” dir. Hasan Kalesi’ ni henüz geçmeden Hasan Kalesi’ nin hemen arkasındaki masa tipi tepeye ise Avanos’ lular bir gözetleme kulesine benzetmelerinden olacak “Bekçi Tepesi” demişleridir. Sol tarafınıza baktığınıza ise muhteşem bir vadi görürsünüz, işte bu doğa harikası vadi, bölgeye de adını veren Dereyamalı Vadisi’ dir. Bölge ise “Dereyamanlı Mevkii” olarak bilinir.
Avanos’ un Yeni Mahalle mevkiindeki Dereyamanlı Vadisi ilginç peri bacaları ve doğal oluşumları ile trekkig tutkunları için çok güzel ve özel bir yürüyüş parkurudur. Vadideki peri bacaları Kapadokya bölgesinin en genç peri bacaları olarak bilinir, henüz yeteri kadar aşınmaya uğramadığından kalın gövdeli bitişik konumları dolayısıyla bölgedeki diğer peri bacalarına benzemeleri için binlerce yıl gerektiği söylenir. Güneyden kuzeybatıya doğru genişleyerek bir eğim gösteren vadi tarih boyunca yerleşim yeri olarak kullanılmamıştır, genelde toprak alanları üzüm bağı ve meyve bahçesi olarak kullanılmıştır, günümüzde de aynı amaçla kullanıldığı görülmektedir.
Dereyamanlı Vadisi yerleşim alanı olarak kullanılmamıştır fakat ilginçtir; Kapadokya bölgesinin bilinen en eski kaya oyma kiliselerinden biri olan Dereyamanlı, diğer adıyla Meryem Ana Kilisesi de bu vadidedir ve 4.Yüzyıl sonu ile 6.Yüzyılları arasına tarihlenmektedir.
Kilisenin oldukça geniş olan Narteks (giriş odası) bölümünde duvarlara kabartma şeklinde yapılmış çeşitli haçlar ve zemine oyulmuş mezarlar bulunmaktadır. Bu haçlar arasında Malta, Latin ve Yunan Haçları dikkat çekicidir. İlk Hristiyanlık kültürünün izlerini taşıyan kilise Bizans öncesi “Suriye Tarzı” denen bir yapı üslubuna sahiptir. Odada kemerli bir pencere bulunmaktadır. Yanlarda, merkezinde haçlar bulunan üç elmas şeklinde kabartmalar vardır. Geniş tek koridor (nef) 7.5 X 5.5 metredir. Duvarlardaki haç kabartmaları, boyut ve tasarım olarak eşsizdir ve Kapadokya’daki başka hiçbir mağara kilisede bu tasarım yoktur.
Klise'nin hafif kubbeli çatısında muhtemelen Kızıl Vadi kiliselerinde olduğu gibi haç kabartmaları doğal aşınma soncu yok olmuştur. Neft ve apsisteki banklara hayvan olukları oyulmasından kilisenin geçmiş yıllarda tarımsal amaçlı veya ağıl olarak kullanıldığını görüyoruz. Ancak 200’ li yılların başlarında Katolik cemaatinin destek ve çabaları sonucu mağara kilise düzenlenerek giriş kapısı kilit altına alınmıştır. Günümüzde Avanos Belediyesinin kontrolü altında olup özel günlerde ziyarete gelen özel grupların ibadetine açılmaktadır.
Mustafa Taşkın