Hepimizin hayatında dönem dönem yaptığımız hatalar ve bu hatalar çeşitli şekillerde kategorileşmektedir. Çocuk dönemimizde hepimiz mahallemizde gün içerisinde arkadaşlarımızla çeşitli oyunlar oynardık. Ailelerimiz akşam yemek saatinden ötürü bizlere akşam ezanı okunmadan eve gelmemiz gerektiğini tembih ederdi. Ama bizler akşam ezanı okunmasına rağmen hala oyun oynardık ve buna uyum sağlayamadığımız için ailelerimizden ceza alırdık. İçimizden birisi vardı ki o hep tam saatinde eve gider ailesinden hiç ceza almazdı. Genel olarak çocukluk dönemimiz bu şekilde geçti.
Kurallara uyan eve saatinde giden bu arkadaşımızın üst düzey başarılı bir hayatı olmuştu. Hayatında gerekli planlamaları yapan bu tarz kişiler hayatları boyunca her zaman başarıyı yakalamışlardır. Bazı insanlar hata yapar yaptığı hata karşılığında ceza alır ama hala tekrarlamaya devam eder. Bazı insanlar, hata yapar yaptığı hata karşılığında ceza alır ve tekrarlamaz. Böyle kişiler eğitime açık olan kişilerdir. Bazıları ise, sadece izler etrafındaki insanları izleyerek başkalarının yaptığı hatalardan ders alarak aynı hatayı yapmaz. Bu kişiler mükemmeliyetçi kişiler olarak tanımlanabilir, başarıya her daim açık olan kişilerdir.
Çevremizde de kaybedeceğini bilerek bir işe başlayan, sınavlarda başarısız olacağını bile bile ders çalışmayan ve her sınav sonucunda hüsrana uğrayan öğrencilerimiz vardır. Bu kişiler, öğrenciler aslında geleceği görmekte ders çalışmadığında başarısız olacağını, planlı bir hayatı olmadığında başarılı olamayacağını bilmektedir. Ancak gelecekte yaşacağı olumsuz koşulları giderebilmek adına hiçbir çaba sarf etmemenin yanı sıra aynı hatayı sürekli tekrarlamaktadır. Yapılan hataların geleceğe dair nasıl sonuçlar doğuracağını görememek ya da tahmin edememek gelecek körlüğü olarak nitelendirilmektedir. Bu tarz kişiler okul yaşamından başlayarak ilerde aile hayatı, iş hayatı gibi alanlarda da maalesef başarıyı yakalayamayan kişiler olarak hayatlarına devam edeceklerdir.
Yapılan bir deneyde elde edilen verilere göre, beyinde frontal hasar oluşan kişiler yaptıkları olumsuz işlerin başlarına ne getireceğini bilirler fakat anlık haz ile o işi yapmaya devam ederler. Örneğin, okula düzenli devam etmeyen bir öğrenciye gelecekte başarılı olamayacağını söylediğimizde öğrenci bu size hak vererek tekrar yapmayacağını, düzenli olarak devam edeceğini o anda söyler hatta söz verir. Fakat ilerleyen zamanlarda sözünü tutamadığını görebiliriz bunun nedeni, geleceği tam olarak düşünemeden o anki olayın vermiş olduğu duygu yoğunluğudur.
Genel olarak bakacak olursak etrafımızdaki bireylerin, öğrencilerin davranış bozukluğu yaşadığını tespit edebiliyorsak temelinde psikolojik ya da fiziksel sorunlara eğilmemiz gerekmektedir. Yaşanan her davranış bozukluğu yalnızca psikolojik olmayacağını da bu sayede daha iyi algılarız. Toplumun yanlış algısı bazen biz bireyleri, öğrencileri bu noktada yanlış yönlendirebilir, gerekli çalışmalar, planlamalar yapılarak yol katedilmelidir.