Yazar İsrafil Baran’ın kaleme aldığı “Kapadokyalı Asker Digenes Akrites” isimli ikinci kitabı raflardaki yerini aldı.

Nevşehir’de yerel basındaki görevlerinin ardından bir dönem Anadolu Ajansı ve TRT yurt muhabiri olarak görev yapan Yazar İsrafil Baran’ın “Kapadokyalı Asker Digenes Akrites” isimli kitabı Kırmızı Leylek Yayınları’ndan çıktı.

Yazar İsrafil Baran’ın Doğu Roma’dan günümüze ulaşan tek yazılı destan olan Digenes Akrites’in farklı yazmalarını inceleyerek kaleme aldığı bu tarihi öyküde, dokuzuncu yüzyılda güneyde Toros Dağları, batıda Aksaray, doğuda Malatya ve kuzeyde Doğu Karadeniz kıyılarına kadar uzanan Kapadokya topraklarını düşman saldırılarına karşı korumakla görevli askerin soyu, özel yaşamı ve düşmanlarla girdiği mücadeleler anlatılıyor.

KAPADOKYALI ASKER İLK KEZ ÖYKÜLEŞTİRİLDİ

Baran açıklamasında “Doğu Roma’dan günümüze ulaşan tek yazılı destan olmasına rağmen birçok yazar tarafından göz ardı edilen Kapadokyalı Asker Digenes Akrites’i ilk kez öyküleştirdim. Yazarlık serüvenimde yazılmış bir şeyin en iyisini yazmaktansa yazılmamış konuları ve karakterleri okurlara ulaştırmayı hedefliyorum. Arap Emiri ve Kapadokya’da yaşayan Romalı bir kadının oğlu olmasından dolayı “çift soylu” anlamına gelen Digenes adını alan öykünün kahramanına, girdiği mücadelelerde gösterdiği cesaretten dolayı İmparator tarafından sınır güvenliğini sağlayan askerlerin komutanı anlamına gelen Uçbeyi (Akrites) unvanı veriliyor. Ülkesinin sınırlarını düşman saldırılarına karşı koruyan ve cesaretiyle ün kazanan Digenes’in destanı model olarak Battalgazi ve Köroğlu destanlarıyla benzer özellikler taşıyor. Bilinçli birey sorumluluğuyla kaleme aldığım bu uzun öykünün gençlerin coğrafyalarında yaşamış kültürel değerleri algılamasına ve yorumlamasına katkı sağlayacağını düşünüyorum.” dedi.

KİTAP TANITIMINDAN

Kapadokya toprakları sürekli düşman saldırılarına uğruyordu. Sınır hattını geçmeyi başaran yüzlerce asker, insanlara saldırıp evleri yağmalarken Digenes tüm gücüyle savaşıyordu. Düşman askerlerini sınır hattından püskürtmeyi başaran Digenes’in gösterdiği cesaret kısa sürede tüm ülkeye yayıldı. Digenes’in kahramanlıklarını duyan İmparator, onu ödüllendirmek üzere muhafızlarıyla birlikte Euphrates (Fırat) Nehri kenarındaki evine vardı. Misafirini kapıda eğilerek karşılayan Digenes kendisini ziyarete gelmesinin sebebini sordu. İçeri giren İmparator:

“Cesaretin tüm ülkede konuşuluyor. Keşke topraklarımda senin gibi dört askerim daha olsaydı. Kahramanlıklarına karşı seni ödüllendirmek istiyorum, ne dilersen sana bahşedeceğim” dedi.

“Bana duyduğunuz sevginiz yeterli majesteleri. Ordunuzun masrafı çok oluyordur, istemek yerine vermek gerekir. Sizden sadece yoksulları ve mazlumları korumanızı, halkınıza adaletli davranmanızı istiyorum. Adalet kılıcını bırakmadığınız sürece sizinle birlikte savaşacağıma söz veriyorum...”

Digenes’in alçak gönüllülüğüne hayran kalan İmparator yayınladığı fermanla ona Kapadokya sınırlarını yönetme yetkisi verdi. O günden sonra Uçbeyi anlamına gelen “Akrites” olarak anılan Digenes’in soyu, özel yaşamı ve düşman askerlerle girdiği mücadeleleri anlatan bu tarihi öykü, gençlerin coğrafyalarında yaşamış kültürel değerleri algılamasına ve yorumlamasına büyük katkı sağlayacaktır.