Kitap Bağışları - Emrullah Güney'in Kaleminden

TBMM 23 Nisan 1920 günü bir yasa çıkarabilseydi ; '' Maarif teşkilatında vazifeli muallimlerin tekaüde ayrıldıkları tarihte tedrisata dair tüm kitapları aynı müessesede muhafaza olunacaktır.''Elbette 1920 koşulları çok farklıydı.

Abone Ol

TBMM 23 Nisan 1920 günü bir yasa çıkarabilseydi ; '' Maarif teşkilatında vazifeli muallimlerin tekaüde ayrıldıkları tarihte tedrisata dair tüm kitapları aynı müessesede muhafaza olunacaktır.''

Elbette 1920 koşulları çok farklıydı. Geçmişe yönelik olarak bugün bunu düşünebiliriz, nostaljik bir lezzeti de olabilir bunun, fakat dört yandan düşman saldırılarına uğrayan ve iç ayaklanmalarla da sarsılan bir ülkede böyle bir yasanın teklif dahi edilemeyeceği ortadadır.

Yanlış yere yapılan bağışlar...(*)

Bu, ezeli ve ebedi derdimizdir.

1978 yılı haziranında Fırat Üniversitesi'nde asistan olduğum zaman Edebiyat Fakültesi'nde iki bölüm vardı: Sosyal Antropoloji ve Türk Dili-Edebiyatı...

Sonradan Tarih bölümü eklendi.

Ders veren öğretim elemanları Ankara'dan, Erzurum'dan geliyorlardı.

Kütüphane de daha yeni kuruluyordu. Devlet Mühendislik Akademisi ayrı bir birim idi ve hayli varsıl bir kitaplığa sahipti.

Ders vermek için her gelen hoca, getirdiği yayınlarla kütüphanenin varsıllaşmasına katkı sağlıyordu.

Kütüphane'de aradığımız her kitap, dergi bulunmuyordu. Bir makale gerektiğinde Milli Kütüphane'ye dilekçe gönderiyorduk. 15,20 gün sonra yanıt veriliyordu : İstediğiniz makalenin fotokopi bedeli olarak şu bankanın, şu numarasına şu kadar TL para yatırınız...

Yüksek lisans ve doktora tez çalışmaları için, hocalarıyla görüşmek ereğiyle Ankara'ya, İstanbul'a, Erzurum'a giden arkadaşlara da rica ediyorduk makale fotokopileri için.

Bir gün Edebiyat Fakültesi Dekanlığı'ndan haber verildi : Doç Dr Ferruh Sanır'ın kitapları Fakültemize bağışlanmıştır. Tasnif için görevlendirildiniz.

Ferruh Bey, coğrafyacıların tanıdığı ünlü bir ad. MEB merkezinde önemli görevler üstlenmiş. Kutular içindeki kitapları çıkarıp raflara dizerken gözümüz ışıldıyor; gönlümüz sevinçle doluyordu.

Artık sahhaflarda bile bulunmayan kitaplar vardı : Yüksek Ziraat Enstitüsü Rektörlüğü yayınları. Genç cumhuriyet 1930'lu yıllarda masraftan kaçınmamış nitelikli kitaplar yayımlamıştı. Hitler'in kovduğu, Yüce Başbuğ Kemal Atatürk'ün sevinçle kabul ettiği Alman bilim adamları bir yandan ders vermişler, tatillerinde Anadolu'yu incelemişler, laboratuvarda deney yapmışlar ve gereksini duyulan kitaplar hazırlamışlardı. İnsan, çalışkanlıklarına hayran kalıyordu. Ankara Floru adlı bir kitabı anımasarım : Prof Dr Kurt Krause yazmış ve Dr Hikmet Birand çevirmişti. İki dilli eser. Almancası hakkında elbette söz söyleyemeyiz, ama Türkçe çevirisi düzyazı değil; destan, şiir...Bozkırın otu bitki olmaktan çıkıyor, canlanıyor, söyleşiyordu. Bozkırın çalısı, üzerine konan bülbülle birlikte bize türkü söylüyor; konser veriyordu. Bu, botaniğin güzellemesi, şiiri idi.

Prof Dr Tevfik Eşberk'in Türk Köylü Sanatları kitabı da bağışlananlar arasındaydı. Daha neler neler vardı.Mineralbilim, bitkibilim,tiftik üretimi, dendroloji vd.

Bir başka coğrafyacı Prof Cemal Arif Alagöz de kitaplarını Fırat Üniversitesi'ne bağışlamıştı. O bir karstik coğrafya uzmanıydı. Sıvas doğusu Jipsli yereyleri incelemişti ve 1970 ortalarında kitabını da DTCF yayımlamıştı. Fransızcası pek iyi olan hocamızının ingilizce dergilere de abone olduğunu görmüştük. Örneğin The National Geographic Magazine...2.Dünya Savaşı yıllarına ait sayılar taa ABD'den belki uzun zaman içinde Türkiye'ye ulaşabilmişti. Hocamız dergilerin yanında biriktirdiği haritaları da bize armağan etmişti.

Akademik unvan kazanmamızda bütün bu yayınların önemli rolü olmuştur.

Fakat bu konuda kesin yanıt alamadığımız durumlar da oluyor. Örneğin daha İstanbul Üniversitesi'nde Coğrafya Mesaisi Talebesi iken ilkokullar için ders kitabı yazan Prof Dr Sırrı Erinç'in belki 70 yıl boyunca biriktirdiği kitaplarına ne oldu. İng, Alm, Rusca'yı iyi bilen hocamıza dünyanın her yerinden kitaplar gönderilmiş olmalı. Bu görkemli kütüphane ne oldu; dağılıp gitti mi?

Prof Dr Necdet Tunçdilek'in hem İstanbul'daki evinde, hem Marmara Adası'ndaki yazlığında varsıl iki kütüphanesi olduğunu biliyoruz. Bunlara ne oldu ?

1930'larda Almanya'da, Leipzig Üniversitesinde İzmir Limanı ve Hinterlandı konulu doktora tezi hazırlayan Prof Dr Danyal Bediz'in de kitaplığı varsıl idi. Ne oldu; dağılıp gitti mi o herbiri alınıp sevgiyle numaralanan, tarih yazılan kitaplar ?

Bir kütüphaneci tanıdığım Facebook'ta bana soruyor : Prof Dr Turgut Bilgin'i tanır mısın ? Tüm arşivini biz satın aldık. Coğrafya topluluğunun zarif üyesi, centilmen hocası Bilgin'i kim tanımaz ! Samanlı Dağları'nı, Munzur Dağları'nı iceleyen büyük bilim adamı. Kartografya kitapları 50 yıldır kullanımda olan hocamız...Sorunun arkası gelmedi. Arşiv derken, kitaplar da dahil miydi? Yanıt alamadık.

Prof Dr Hamid İnandık da kitapsever idi. Prof Dr Mehmet Ardos da öyle...Ord Prof Besim Darkot'un yıllar ve yıllar boyunca biriktirdiği kitapları nerededir? Ord Prof Ali Tanoğlu ki, Rektörlük de yapmıştı; muhakkak kitaplığı varsıl idi. Ord Prof Ahmet Ardel...1970 başlarında emekli oldular, odalarını boşalttılar. Sonra ?

Prof Dr İsmail Yalçınlar'ın Müşküle Sokak'taki büyük binada bulunan odasını gözümde canlandırıyorum. Odanın dört yanı tabandan tavana kitap doluydu. Mineral örnekleri, kayaçlar, binbir değişik yayın...Dosyalar, tezler, raporlar, dergi ciltleri...

Prof Dr Yusuf Dönmez...Prof Dr Korkut Ata Sungur...Prof Dr Erol Tümertekin...Prof Dr Talip Yücel, Prof Dr Cevat Rüştü Gürsoy, Prof Dr Mecdi Emiroğlu, Prof Dr Herbert Louis, Prof Dr Erdoğan Akkan, Prof Dr Özdoğan Sür, Ayhan Onur-Sür vd...

DTCF' nde hepimizin yetişmesinde derin iz bırakmış Prof Dr Reşat İzbırak hocamızın hayli varsıl olduğunu bildiğimiz kitapları bugün nerededir? Dağılıp gitmiş midir, yoksa hekim olan oğlunca koruma altına mı alınmıştır ?

Yalnızca iki örnek olay insanı mutlu ediyor. Fırat Üniversitesi Coğrafya Bölümünün kuruluşunda emeği geçen, ders veren, eleman yetiştiren Prof Dr Hilmi Karaboran'ın pek varsıl-Almanca ağırlıklı- kitapları , ölümünden sonra, ailesine aynı üniversiteye bağışlanmıştır.

Jeomorfoloji-jeoloji, klimatoloji konulu eserleriyle 1960-70-80-90 kuşağının yetişmesinde özveriyle çalışan, ders veren, eser üreten, Dekanlık da yapan Prof Dr Oğuz Erol hocamızın hayli varsıl kitapları bugün Bilecik Şeyh Edebalı Üniversitesi'nde koruma altındadır.

Ne mutlu !

...................

Ürgüp. 8 Ağustos 2020

( *) Doğan Hızlan. 7 Ağustos 2020. Hürriyet