Hepimizin bildiği ve hepimizin başına gelecek taziye olayı, şu anda bir kültür haline geldi. Hatta ve hatta Mahalle baskısı haline dönüştü.
Taziyelerde yemek ikramının sünnette de karşılığı yoktur, mahalle baskısı ile yapılan bir kültür halini almıştır. Cenaze sahiplerinin yemek vermek zorunda kaldığı uygulama; dinen de caiz ve uygun değil, ahlaken de uygun değildir. Çünkü herkesin imkanının aynı olmadığını biliyoruz. Konuyla ilgili oluşan mahalle baskısına, ‘’Cimri, babasının arkasından yemek vermedi, hayır işlemedi’’ gibi eleştirilere maruz kalmamak için, zaman zaman gayri meşru yollara da müracaat etmektedirler.
Kimisi evindeki geçim kaynağı olan ineğini kesmek zorunda kalıyor, kimisi de dinin asla cevaz vermediği faizle kredi çekip taziye yemeği veriyor.
Faizle kredi çekmek haramdır, o yemeği ikram etmek de yemek de haramdır.
Biz cenaze evine teselliye gidiyoruz, fakat orada kaldığımız sürece yapılan masraflarla; taziye sahibini masrafları ödeme sitresine sokuyoruz.
Eskiden cenaze evine gidenler yemek götürür, çay götürür veya şeker götürürdü. Gelen misafirlerin ihtiyaçlarını karşılamak için bunu biraz daha kurumsallaştırmak lazım. Farklı farklı sebeplerle köyden şehirlere göç oldu.Taziye geleneği değişti. Gelenek kısa sürede insanlar arasında rekabete veya tabir-i caizse iddiaya dönüştü.
Çetin Tekin
Karaburç Köyü/Hacıbektaş
Çetin Tekin Kimdir?
Osmaniye de Polis memuru olarak görev yapar ve risk grubu çocukların topluma kazandırılması ile ilgili yapmış olduğu projeler ile takdir toplar, kendisine ait futbol okulu ve bir futbol kulübü vardır.
"bir çocuk gelişecek, dünya değişecek" sloganıyla yaptıklarını takip etmekteyiz.