Son birkaç yüzyıldır sömürgeci güçler, yerel ve bölgesel bazı işbirlikçi unsurları da kullanarak içinde yaşadığımız coğrafyayı dizayn etme ve kendilerine bağımlı kılma amacıyla hareket etmektedirler. Bu sömürgeciliğin özü aynı olmak üzere farklı biçimlerde bugün de sürdüğünün bilincinde olmak ise; bu coğrafyanın insanları için ilkesel bir yükümlülük olmalıdır.
Tedricen daha öncesinden başlayıp yaklaşık yüzyıl önce yurdumuzu işgal etme raddesine ulaşan sömürgeci güçlerin saldırılarına karşı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaşları önderliğinde seferber olan Milletimiz tarafından; dünyaya örnek bir Kurtuluş ve Bağımsızlık mücadelesi başlatılmış, düşmanlar bertaraf edilerek Büyük Zafer kazanılmış ve bu kutsal vatan gelecek nesillere ilelebet emanet edilmiştir.
Kurtuluş Savaşımızın mücadele önderlerinden, yüksek milli bilince sahip bir akıl ve gönül insanı olan Milli Şair Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı'mızı yazarak Büyük Türk Milletinin ‘hür ve bağımsız yaşama, gelişme ve yükselme’ karakterini ve ideallerini en özlü ifadelerle bu ölümsüz dizelere aktarmıştır.
Bu duygu ve düşüncelerle, İstiklal Marşımızın TBMM tarafından kabul edilişinin 100. yıldönümünde ‘12 Mart İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü’nü kutluyor, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaşlarını, Milli Şair Mehmet Akif Ersoy'u, tarih boyunca Milletimizin bekası, gelişmesi ve yükselmesi uğruna mücadele eden tüm aziz şehitlerimiz ve kahraman gazilerimizi, rahmet ve minnetle anıyorum.