Uzun Bir Aradan Sonra

Abone Ol

Kendi çapında yazmaya çalışan, kaygılarını, sancılarını, yarına dair umudu veya karamsarlığını kelimelerle izah etme gayretinde biri olarak; uzun süre yaz-a-mamış olmanın bunalmışlığı ve gerginliği var üzerimde. İnsana, insanlığımıza ve insanlıksızlığımıza dair her geçen gün daha da daha kurulmayası cümlelerimiz birikiyor insan ve güzel hatıralar biriktirmek yerine. Daha çok ortak cümleleri artırmalıyken daha kırılır ve kırar hale geliyoruz. Sebebini herkes farklı ifade ediyor olabilir ancak bencesi şu: insanlık kodlarımızla sorun yaşar hale geldik. Farklılıkları, tercihleri, ifadeleri insanlık merkezinde okumaya, görmeye başlasaydık veya o başlangıç çizgisini yitirmeseydik böyle olmayacaktı muhtemelen.

Kimsenin okumadığı ve bilmediği bir şiirimsi karalamamızda şöyle demiştik: bu destanlaşan seva hikayesi böyle bitmeyecekti!

Yusuf Hayaloğlu merhumun olmasaydı sonumuz böyle'si gibi akıllarda kalan bir cümle değil elbette en azından şimdilik. Daha 2000li yılların ortalarındayken karalanmıştı ve böyle bitmeyecekti demiştik. Bugün yaşadığımız hale bakınca maalesef bazı cümleleri erken kurmanın haklılığını teneffüs ediyoruz. Haklı olmak ne kadar tatmin edici ayrı bir konu ancak insanlığımıza ve insanlıksızlığımıza dair bu kopuş ve kayboluş haklılığımıza tatminden çok acı katıyor. Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz dizisinde selim abimizin haklı da olsa ihaneti ortaya çıkınca hain muamelesi görürken rahatlayan ateş arkadaş masaya bakıyor ve özür bekliyorum diyor. Masanın abilerinden Ahmet abimiz ise şu cümleyi bırakıyor ortaya: keşke hain çıksaydın ateş!

Bu alakasız dizi kesitnde de ifade etmeye çalıştığım gibi keşke bir takım kaygı ve sancılarımızda haksız olsaydık.

Meseleyi isteyen güncel politik, isteyen grup cemaat hizip ekseninde okusun netice değişmiyor. Düşman ilan ettiğimiz ne kadar slogan ve pozisyon varsa elimiz onları tutr hale gelince eskiye rahmet okutur bir eksensizlikle yol ve yordamsızlıkla imtihan olduk bence. Eksen kelimesini de muhtemelen ilk kez bu yazımızda cümle içinde kullandık. Yakında piyasaya merhaba ben geldim diyecek olan eksenle konumuzun veya cümlelerimizin alakası var ve yok. Yok çünkü konumuz o değil. Var çünkü o dev canavarın bu denli tahrip edici olmasında katkımız yadsınamaz. Yadsınamaz dedim ya onu da muhtemelen ilk kez telaffuz ettim. Uzun zaman yazmayınca böyle zihin kenarında kalmış kelimelerde ben buradayım diyor galiba. İlerleyen cümlelerde daha farklı kelimeleri veya yaşanmış hadiselerin farklı varyantlarını da ifade edebilirim.

Neyse şimdilik bu kadarıyla iktifa edelim.