Üzerinde yaşadığımız coğrafyanın aziz milletimiz için bir vatan haline dönüşmesi, şehit ve gazilerimizin canları pahasına verdikleri ulvi mücadele ile gerçekleşmiştir. Vatanın bölünmez bütünlüğü, halkımızın huzuru, güvenliği ve esenliği için büyük bir onurla görev yaparak gazilik mertebesine ulaşan kahramanlarımız gurur kaynağımızdır. Bu cennet vatanımız bizlere şehitlerimizin ve gazilerimizin emanetidir.
Tarih boyunca istiklal ve bağımsızlığını, milli birlik ve bütünlüğünü her şeyin üstünde tutan ve bu uğurda büyük bedeller ödeyen aziz milletimiz hiçbir zaman esaret altında yaşamayı kabul etmemiş; canından aziz bildiği kutsal vatan topraklarını, canı, malı ve kanı pahasına korumasını bilmiştir. Bu vatan bizlere aziz şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin emanetidir. Bu nedenle şehitlerimizin aziz hatıralarını daima yaşatırken, Gazilerimizi Türk Milleti olarak toplumsal hayatta her zaman baş tacı ederek, layık oldukları saygı ve sevgiyi sunmak en önemli görevlerimizdir.
Bizler, aziz şehitlerimiz ve gazilerimiz sayesinde tarih sahnesinde millet olarak varlığımızı sürdürüyor ve bu vatan toprakları üzerinde onlardan aldığımız güç ve ilhamla, birlik ve bütünlük içinde hayatlarımızı idame ettiriyoruz. Bu bakımdan, şehit ve gazilerimize ne kadar dua etsek, ne kadar minnet ve şükran duysak azdır. Bu minnet ve şükran duyguları içinde, bugün de, aynı azim ve kararlılıkla milletimizin huzur ve güvenliği için canlarını ortaya koyan güvenlik güçlerimizi; bu uğurda gazi olmuş, şehitlik mertebesine erişmiş kahramanlarımızı saygıyla anıyorum.
19 Eylül Gaziler Günü vesilesiyle, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden gazilerimizi rahmetle, minnetle ve şükranla anarken, hayatta olan gazilerimizin Gaziler Günü’nü tebrik ediyor, huzurlu, sağlıklı ve mutlu bir ömür diliyorum.