Türk Eğitim Sen Nevşehir il Başkanı Tayfur Urgenç yaptığı açıklama ile bakanlık ataması dışında merkezi bir okula valilik oluru ile yapılan atamalara sert tepki gösterdi. Kimden ve nereden gelirse gelsin bu kadrolu tayin atamasının karşısındayız. Dün bakanlık 76. Madde ile okul müdürü, ilçe müdürü atadı. Bugün valilik oluru ile öğretmenin görev yeri kadrolu olarak değiştiriyor. Dedi.
Urgenç’in açıklaması şu şekildedir.
Hakkı tutup kaldırmak, Türk Eğitim-Sen'in temel gayesidir. Haksızlık kim tarafından yapılırsa yapılsın, Türk Eğitim-Sen onun karşısındadır. Türk Eğitim-Sen olarak kuruluşumuzdan beri yapmış olduğumuz mücadeleye her şartta her platformda devam ettik, devam edeceğiz. Haksızlık kimden gelirse gelsin. Kendi kardeşimizden de gelse şu bilinmelidir ki, bu haksızlığın karşısında geçilmez surlar gibi duracak bir Türk Eğitim Sen vardır. Şu unutulmamalı yıllardır köylerde kasabalarda çalışarak merkez bir okula gelebilmek için sıra bekleyen sayısızca meslektaşımız var. Ne yazık ki 2014’te yapılan benim adamım, benim akrabam, benim tanıdığım, benim mahallemden, benim partimden anlayışı hala devam etmektedir. Üzülerek söylüyoruz; bir meslektaşımız Valilik kararnamesi ile köy ve kasabadan -aynı gerekçeye mahsus yüzlerce meslektaşımız var.- ilçe merkezine çekiliyor, görevlendirme değil sakın yanlış anlaşılmasın kadrosuyla merkezi ir okula alınıyor. Meslektaşımızın geldiği okulda emekliliği gelmiş değerli bir öğretmenimiz var. Hala merkez yüzü göremedi, merkeze gelebilmek için sıra bekliyor. Yakın bir okulunda 16 yıldır aynı okulda çalışmakta olan başka bir meslektaşımız var. Bunları görmeyip insanın gözünün içine bakarak şark cambazlığı yapılarak, bu arkadaşın 16 aylık bebeği var, denilmektedir. Biz öyle bir sendikayız ki; arkadaşlarımızın derdi ile dertlenen sevinci ile mutlu olan, geleceğimiz olan bebeğin de kıymetini bileniz. Peki 3 çocuğunu bırakıp daha ücra köylere giden öğretmen kardeşim ne yapsın. Yeni doğum yapmışken kansere yakalanmış kemoterapi alırken bile ne bebeğini ne de kendi rahatını düşünmeyip okulumdaki çocuklarda benim bir evladım diye fedakârca okuluna giden öğretmen ne yapsın. Bu arkadaşların hiçbiri, bir gün bile gelip bırakın kadrosunun alınmasını beni 1 yıllığına görevlendirin bile demedi. Neden demedi? Bir arkadaşımın hakkına girerim. Arkadaşlarım bana ne söylerler? Şeklinde hakkı hukuku benimsedikleri için demediler. Peki bu arkadaşlar ne yapsınlar? Yarın herkes dilekçe ile kadrolu atanmak istediklerini belirten dilekçe mi versinler. Vali bey giderken son golünü mü atıp gitti. Tabi ki kişilerin mazereti olabilir rahatsızlığı hastalığı sağlık kurulu raporu ile belgelendirip tedavi görecekleri yakın yerlere verilebilir. Ancak görevlendirme yapacakken bile 3 doktorun raporunu yetersiz görüp 7 doktordan devlet hastanesinden rapor istenirken. Bu atama vicdanları rahatsız etmiştir. Adalet duygusunu derinden yaralamıştır. Sonuç ne olursa olsun Türk Eğitim Sen hukuki mücadelesini sürdürecektir. Sayın valimiz İnci Sezer Becel’in konuyu hukuki ve idari yönüyle inceleyerek kamu vicdanını rahatlatacak düzenleme yapacağını ümit ediyoruz. Öğretmenimiz atamalar yapıldıktan sonra bir mazereti varsa boş olan bir okulda görevlendirme çalışabilir. İnsani ve rahmani düşünen hiç kimse buna itiraz edemez.
Kuruluş gayemiz olan yere düşen Hakkı kaldırma mücadelemizde, her zaman kimden ne şekilde gelirse gelsin karşısında duracağımızı kamuoyu ile paylaşır, yapılan yanlışlıklardan en kısa sürede dönülmesini ilgili makamlara sizlerin huzurunda duyururuz.