Sendika

Urgenç'ten Nevruz Ve Kandil Mesajı

TÜRK EĞİTİM SEN İL BAŞKANI URGENÇ'TEN NEVRUZ MESAJI;Bir Dilek Tutun Bugün, Dileğinizde Sevgi ve Umut Olsun. Dua’nızda Sağlık Olsun.Türk Eğitim Sen Nevşehir Şube Başkanı Tayfur Urgenç;  Dünyanın içerisinde bulunduğu ve Türki

Abone Ol

TÜRK EĞİTİM SEN İL BAŞKANI URGENÇ'TEN NEVRUZ MESAJI;

Bir Dilek Tutun Bugün, Dileğinizde Sevgi ve Umut Olsun. Dua’nızda Sağlık Olsun.

Türk Eğitim Sen Nevşehir Şube Başkanı Tayfur Urgenç;  Dünyanın içerisinde bulunduğu ve Türkiye’mizi de etkileyen küresel Coronavirüs salgını nedeniyle  dün Cuma’yı Bugün Miraç Kandilini evlerimizde geçiriyoruz.. Biz mahsun kaldık, camilerimiz, mescitlerimiz bizsiz kaldı. Bugün Bahar bayramı, meydanlarda çoşkulu törenlerle kutlayacağımız, parklarda çocuklarımızın sesleriyle, kuş cıvıltılarının birbirine karışarak kutlayacağımız, 21 Mart Sultan Nevruzu, Türklerin Demirdağ’ı eritip özgürlüğe yürüdükleri bayramı da evlerimizde geçiriyoruz. Bugün dilek tutalım, dua edelim, içinde sevgi olsun, umut olsun, hayır olsun. Ülkemiz ve insanlık bu süreci de atlatacaktır. Nevruz’un bolluk ve bereketi sağlıkla birlikte gelsin. Miraç’ın ulvi duygusu tüm dünyaya sağlık getirsin. Dedi.

Urgenç; “Türk Kültüründe Nevruz” adlı yazılı basın açıklaması yayınlayarak Türk Dünyasının Nevruz Bayramını kutladı. Başkan Urgenç’in yazılı basın açıklaması tarih dersi niteliğinde, Nevruz’un beş bin yıllık serüvenini anlattı. Açıklamanın tam metni şu şekildedir;

“Toplumları ulusları bir araya getiren ve birbirlerine bağlayan unsurlar vardır bu unsurlar ne kadar sağlam ve köklü geçmişe sağlam ise o uluslar ölümsüzleşir, İşte Bugün kutladığımız Nevruz Bayramı Türk tarihinin geçmişi kadar kadim ve Türkiye’nin geleceği kadar stretejik öneme sahip Beş bin yıllık bir geçmişe sahiptir.
Türklerle komşu olan ve Türkistan coğrafyasında yaşayan halklar tarafından büyük bir coşkuyla kutlanan, Türk soylu halkların ortak bayramı olarak, tabiatın canlanmasını, yeniden dirilişi ifade eder. Takvimlerinin başlangıç günüdür, 21 Mart Sultan Nevruz.
Türk milletinin ata ve ana yurdunda baharın başlangıç gününün yeri ve önemi hemen her devirde büyük olmuş ve o gün bayram olarak kabul edilmiştir.
Yenisey-Orhun çevresinden Altaylara oradan da Hun Türklerinin Avrupa'ya yürümesiyle, Macaristan'a ve Balkanlara ulaşan Nevruz, milattan sonra 800'den itibaren Hazar'ın güneyinden Anadolu'ya ve Mezopotamya'ya taşınmış ve yeni bir coğrafyada yaşatılmaya başlamıştır. Günümüzde Balkanlardan Çin Seddine ve Sibirya içlerine kadar büyük bir coğrafyada bilinmekte ve kutlanmaktadır.
Tarihi bakımdan Hun, Göktürk, Uygur, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde Nevruz bir örfi bayram olarak kabul edilmiş, çeşitli eğlence ve merasimlerle kutlanmıştır.
Osmanlı Döneminde Nevruz, çok canlı biçimde kutlanıyordu. Osmanlı ailesini çıkarmış olan Kayı Boyu’na mensup Karakeçililer, 21 Martta Ertuğrul Gazi’nin türbesi etrafında toplanarak burada bayram yapıyorlardı. Bu bayramın bir diğer adı da “Yörük Bayramı”ydı.
Cumhuriyetin ilanından sonra Atatürk'ün önderliğinde, 1922, 1923, 1924 ve 1926 yıllarında Ergenekon Bayramı adıyla kutlanmış hatta Atatürk 22 Mart 1922 tarihinde Keçiören’de Nevruz şenlikleri düzenletmiş ve kendisi de bizzat bu şenliklere katılmıştı.
Türk Dünyası'nda ise, önce Çarlık Rusya'sı, sonra Sovyet İmparatorluğu sınırları içinde yaşayan Türklerin Nevruz bayramı kutlamaları engellenmeye çalışıldıysa da başarılı olunamamış, 1990 yılında bağımsızlıklarını ilan eden Türk Cumhuriyetleri'nde Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Azerbaycan ile Rusya Federasyonu bünyesindeki Tataristan 21 Mart Ergenekon/Nevruz Bayramı'nı "Milli Bayram" olarak ilan etmişlerdir. Bu günün coşkuyla kutlanmasına büyük önem vermektedirler. Türk kültüründen kaynaklanan Ergenekon/Nevruz bayramı, her yönüyle Türk gelenek ve görenekleriyle zenginleşmiş ananevi ve temeli beş bin yıllık Türk tarihine dayalı milli bir bayramdır. Türkiye'de de 1991 yılında Türk Dünyası ile birlikte ortak bir gün olarak resmi tatil olmaksızın bayram ilan edilmiştir.
Doğanın bayramı Nevruz, bir bolluk ve bereket töreni olmasının yanı sıra, geleneksel Türk kültürü için “kurtuluş günü” olarak da özel bir öneme sahiptir. Örs üzerinde dövülen demir, yeniden şekillenmenin, uzamanın, büyümenin ve dahası gelişmenin sembolüdür.
Nevruz ; aşktır
Nevruz, barıştır.
Nevruz; sevgidir, yardımlaşmadır, kardeşliktir, hoşgörüdür…
Nevruz, birlik ve beraberlik günüdür.
Nevruz; bahçenin en güzel gülüdür, bütün Türk dünyası için hasret ve sevda türküleri söyleyen gül bahçesindeki bülbüldür.
Nevruz Tüm Türkistan’da bir bahar coşku ve sevgi bayramı olarak, geleceğe umutlar taşımaya devam edecektir.
Şunu unutmayalım; Nevruz, Türk kültürünün bir öğesidir ve ulusları ancak gelenekleri yaşatır.
Nevruz; Türk insanını birbirine kenetleyen, bağlayan, Ergenekon'dan demir dağları eriterek dirilen atalarının ruhlarıyla yanan bir ateştir. Bu ateş, hiç sönmeden binlerce yıl yandı ve gelecekte de kıvılcımlarından binlerce gönlü tutuşturarak "ortak kültür Ocağı’nda binlerce ruhu ısıtacaktır.
Nevruzunuz, Baharınız, Türkün doğum/bağımsızlık günü ERGENEKON bayramınızın kutlu olsun,
Bir dilek tutun bugün, dileğinizde sevgi olsun…
Bir dua edin bugün, duanızda sağlık olsun.”