Sınav stresi hakkında yazı hazırlamaya karar verince aklıma tanınmış tiyatro oyuncusu komedyen olan Çağlar Çorumlu'nun oyunundan kısa bir bölüm geldi. Sosyal medyada sık sık karşımıza çıkan kesit şöyle:

- Sabah kalkarsın yanında eşin,

- Kahvaltı yaparsın yanında eşin,

- Öğlen yemeği olur yanında eşin

- Akşam eve gelirsin kapıyı açar sana eşin,

- Akşam yemeğinde eşin,

- Gece yatarsın yanında eşin,

- Hafta sonu yanında eşin,

- Yedi yirmidört yanında eşin,

- Dersin ki bari tuvalete gideyim orada yoktur,

- Süpriz orada da eşin,

- Orada eşin burada eşin,

- Eşin eşin eşin eşin her yerde eşin,

(Bu tamamen mizah amaçlıdır, erkek veya kadın her eş değerlidir)

Evet sınav stresi de öğrenciye yapışmış durumda, belki de yapıştırıldı

Sağa baksa sınav stresi

Sola baksa sınav stresi

Okulda sınav stresi

Evde sınav stresi

Seminerlere giderler sınav stresi

Stres yönetimi

Stres stres stres stres her yerde stres

Ne yazık ki öğrencilere mativasyon vermek amacıyla yapılan seminer ve katılımların başlığında bile sınav stresi var.

Sınav stresi konulu seminer

Sınav stresinden kurtulmak

Sınav stresinden kurtulmanın yolları

Sınav stresiyle mücadele etmek

Sınav kaygısı gibi gibi..

Evet farkındayım oldukça fazla stres kelimesi kullandım ve bunu bilinçli yaptım ki durumun ciddiyeti anlaşılsın diye. Ayrıca amacım kişileri eleştirmek değildir, her insan bildiği kadar paylaşabilir.

Eğer beynin çalışma sistemini, zihinde neler olup bittiğini, bilinçaltının ne olduğunu, bilinçaltının yeniden kodlanıp kodlanamayacağı gibi konularda öğrencileri bilgilendirmezseniz, yapılan konuşmaların hiç bir katkısı olmayacaktır. Öğrenciler her zaman aynı sözleri duydukları için zihinleri artık bağışıklık kazanmıştır, dikkat ve odakları başka yerde olacaktır.

Yaptığımız Anlayarak Hızlı Okuma eğitimlerimizde öğrencilerin zihinlerine gün içinde olumsuz bir olay yerleşmiş ise çalışmanın veriminin düştüğüne çok şahit olduk. Ve öncelikle öğrencinin zihnini rahatlatıp sonra çalışmalarımıza devam ettik. Böylece ortaya çok güzel sonuçlar çıkardık.

Sistem nasıl çalışır?

Zihin düşüncelerle beslenir, düşünceler bilinçaltındaki tecrübelerden ortaya çıkar, düşünceler zihinde yuva yaparlar, yaşamlarını sürdürmek için insanın bilinçli olarak o düşünceyi canlı tutmasına ihtiyaçları vardır, aksi takdirde düşüncenin yaşama şansı yoktur. Düşüncelerin önizlemesi de kullandığımız kelimelerdir.

Bu durumu iyi anlamamızı sağlayacak bir kızılderili hikayesi.

----------

Yaşlı Kızılderili reisi ve torunu kulübelerinin önünde oturmuşlar, az ötede birbirleriyle boğuşup duran iki kurt köpeğini izliyorlardı.

Köpeklerden biri beyaz, öteki siyahtı ve oniki yaşındaki çocuk kendisini bildiğinden bu yana o köpekler dedesinin kulübesi önünde boğuşup duruyorlardı. Dedesinin sürekli gözününde tuttuğu, yanından ayırmadığı iki kurt köpeğiydi bunlar. Çocuk kulübeyi korumak için bir köpeğin yeterli olduğunu düşünüyor, dedesinin neden ikinci köpeğe gereksinim duyduğunu ve renklerinin neden illa da siyah ve beyaz olduğunu anlamak istiyordu artık.

Torununun bu yöndeki sorusunu, yaşlı reis bilgece bir gülümsemeyle yanıtladı:

"Onlar benim için iki simgedir yavrum." dedi; "Biri iyiliğin, öteki kötülüğün simgesidir. Aynen bu köpekler gibi, iyilik ve kötülük de içimizde sürekli bir savaş içindedir. Onları seyrettikçe ben hep bunu düşünürüm. Onun için sürekli yanımda tutarım onları."

Çocuk sözün burasına bir nokta koydu;

"Onların arasında bir savaş varsa, kazananı, kaybedeni de olmalı" dedi; ve yeniden sordu: "Dede, sence hangisi kazanıyor bu savaşı?"

Reis, şu yanıtı verdi:

"Ben, hangisini daha çok beslersem, savaşı o kazanır."

----------

Siyah köpek (olumsuz düşünce) Beyaz köpek (olumlu düşünce)

Eğer bir öğrencinin dilinde 'ben tembelin tekiyim' ifadesi sürekli devam ediyorsa bu bir anda ortaya çıkan bir düşüncenin ürünü değildir. Daha önceki başarısızlıklarında kullanılan tembel kelimesine devamlı maruz kaldığı içindir. Tembel kelimesi bilinçaltına oldukça fazla kayıt olmuştur ve artık inanç haline gelmiştir. Bu durum olumlu ya da olumsuz tüm duygularımız için geçerlidir. (değersizlik, özgüvensizlik, sevgisizlik, başarısızlık, veya tam tersi)

Şimdi bunu yukarıdaki formüle göre değerlendirelim.

Her duyulan 'tembel' kelimesi bilinçaltına gitmiştir ve güçlenmiştir, artık sıra zihne yuva yapıp yerleşmeye gelmiştir. Öğrenci hayatında farklılıklar yapmadığı ve bu olumsuz inancın yerine yeni alışkanlıklar oluşturmadığı sürece zihindeki tembellik düşüncesini beslemeye devam eder. Bu duygunun güçlenmesi öğrencinin çalışma isteğinin önüne geçer yani bir nevi 'siyah köpek beyaz köpeği yener'.

Bilinçaltında kendini değersiz, başarısız, tembel, beceriksiz, özgüvensiz gibi olumsuz duygulara inandırmış bir öğrenciye ne kadar konuşursanız konuşun fazla bir yararı olmayacaktır. Öncelikle ya bu inançların temizlenmesi ya da yeni olumlu düşünceler yüklenerek yeni inançlar oluşturmak gerekir.

- Yeni alışkanlıklar ve inançların bilinçaltına nasıl yükleneceği konusunu bir sonraki yazımızda inceleyelim, görüşmek üzere.

Sevgiyle kalın,

Vesselam...

Koray Mert BALCI

Neuro-Hacker ( Zihinleri Yaktıran Adam )

Profesyonel Koç / Danışman / NLP Uzmanı / Eğitmen / Sıradışı Akademi Kurucusu

Anlayarak Hızlı Okuma Eğitiminden Öğrencilerim BEREN & BİLGE