Araç kullanın ya da kullanmayın çoğunuzun bildiği bir şey bu durum. Eğer aracınızı kullanırken sağa ya da sola doğru kendiliğinden çekiyorsa rot-balans ayarında bir sorun vardır değil mi? Yolculuk da zorlaşır, yol da… Üstelik araç kullanmak da keyifli değil, tehlikeli ve zorlayıcı bir hal alır.

Bunu yaşama uyarladığınızda bir yerlerde bir şeyler yanlıştır ve siz de bunun farkındasınızdır. Mesela hep kaybediyorsanız, hep terk ediliyorsanız, hep aldatılıyorsanız, bir türlü başarılı olamıyorsanız ya da üzülen, terk edilen, ortada kalan hep sizseniz orada bir sorun vardır. Yaşamın yolcuğunda bir şeyler bir şekilde yanlış gidiyordur. Dengesizlik birden başlamaz güzel dostum, ufak ufak başlar bu durumlar. Aslında taviz tavizi doğururun da başka bir hali gibidir.

Eğer yaşamda denge kaybolmuşsa bu dengesizlik 'alma-verme' ayarlarınızda başlar bozulmaya. Oysa tüm sistem yani varoluş 'alma-verme' dengesi üzerine kurulmuştur. Burada dikkat edeceğiniz neyi ne kadar vereceğinizi bilmenizdir. Yani ne kadar ekmek o kadar köfte dostum.

Sizi aramazken siz sürekli arıyorsanız, sizinle ilgilenmiyorken siz sürekli onunla ilgileniyorsanız, o bir şey almazken siz hediyelere boğuyorsanız, her defasında 'ben hallederim', 'ben yaparım', 'ben alırım', 'sen zahmet etme' diyenseniz denge de kaçıyor, ayarda. Sürekli verici olduğunuz, alttan aldığınız, görmezden geldiğiniz ne varsa kısa sürede iyi gelebilir ama uzun vadede sizi de tüketir, sabrınızı da, gün sonun da sevginizi de. Bunları fazla fazla yapmanız karşının size borçlanmasına sebep oluyor. Ve ne yazık ki sevgili dostum üzücü olan şu; kimse alacaklısını görmek istemez. Bir diğer üzücü olan da, fazladan ve talep edilmeden verdiğiniz her şey sizi değersizleştirir. İşte bu yüzden başlarda kıymetli ve değerliyken zaman içinde sürekli veren ve kaybeden olunuyor.

Ne olursa olsun yaşamınızda dengeye dikkat edin. Mesaj yazarken iki satır yazılmışsa siz üç-dört satırdan fazlasını yazmayın, sorulan soruya cevap verdikten sonra uzun uzu açıklamalar yapmayın, sürekli duygu, davranış ve yardım açısından vereni olmayın. Sevdikleriniz, çocuklarınız, yakın dostlarınız bunların dışında tabi. Kırılmadıklarımız ve sevgimizi kötüye kullanmayacak olanlar burada kendi inisiyatifinizde bunu da hatırlatayım.

Fazladan verdiğiniz şeyler dengeyi bozarken, vermeniz gerekirken vermediğiniz şeyler de dengeyi bozuyor. Yapmanız gerekeni yapmıyorsanız sevginizi, ilginizi, desteğinizi ve cömertliğinizi karşı taraf kadar sunmuyorsanız yine aldığınız kadar vermediğiniz için de dengeler ve ayarlar bozuluyor. 'Çok ilgileniyor, ne dersem yapıyor, sürekli arıyor, çok bunaltıyor' diye düşünüyorsanız burada da ilişkiyi bu dengeler doğrultusunda bir daha gözden geçirmenizi tavsiye ederim.

Hayatınızın dengede olması ve öyle geçmesi de tamamen sizin tercihinizdir ve seçimleriniz eğer istediğiniz gibi değilse değiştirebilir, iyileştirebilirsiniz.

Hayatın rot-balans ayarını yaptığınızda yol da güzelleşir yolculuk da, araçta keyiflidir, yoldaşlık da…